Karavanlarımız mesafe ne olursa olsun her yere her koşulda seyahat etmemizi sağlar. Karavanımızdaki bir lityum akü ise en uzak yerlerde bile güvenilir ve uzun ömürlü bir güç kaynağına sahip olmamız konusunda bize güven verir. İster aşırı şarj ister aşırı deşarj olsun, BMS’li lityum aküler şarj – deşarj kontrolünü ve güvenliğini kendi sağlar. Peki lityum akülerimizin kontrol edemediği dış sıcaklıklar ne olacak?
Sıcaklık çok düşük olduğunda Karavanımızdaki Lityum (LifePO4) akümüze ne olur?
Karavanımız bizi dilediğimiz yere götürürken, off-grid enerji veya güç sistemini gittiğimiz yerlerdeki zorlu iç ve dış koşullardan korumamız gerekir. Bir lityum aküyü yüksek sıcaklıklar etkilediği gibi düşük sıcaklıklar da etkiler. Çoğu lityum akü veya batarya -4˚C derecenin üzerindeki sıcaklıkları tolere edebilir. Sıcaklık bu seviyenin altına düşer ise akü hücrelerinin iç moleküler yapıları değişecektir. Düşük sıcaklıklar akümüzü etkileyecektir çünkü akü hücrelerinin sahip olduğu moleküller çok daha yavaş reaksiyon göstererek çok daha yavaş enerji transferine sebep olacaktır. Bu noktada eğer akümüz tam dolu ise, iç konfigürasyonunda geri döndürülemez hasarlar oluşacaktır. Ve bu hasarlar, akümüzün kapasite ve çevrim ömrünü negatif etkileyecektir.
Lityum (LifePO4) akülerdeki Isıtma Fonksiyonu Nasıl Çalışır?
Lityum (LifePO4) aküler, düşük sıcaklıklarda pik kapasitesine ulaşabilmek için bir ısıtma sistemine ihtiyaç duyarlar. Akülere entegre edilmiş Isıtma Fonksiyonu tam da bu noktada çözüm üretir. Ortam sıcaklığı -5˚C dereceye düştüğünde, ısıtma fonksiyonu akü hücrelerinin güvenli olarak çalışabilmesi için uygun sıcaklığı sağlamak adına otomatik olarak devreye girer.
Dahili Isıtma Fonksiyonu olan Lityum (LifePO4) Aküler Neden Önemli?
Maruz kalabileceğiniz düşük sıcaklık koşullarında Dahili Isıtma Fonksiyonu akünüzün hasar görmesini engelleyerek çevrim ömrünü uzatır. Isıtma Fonksiyonu sayesinde çok düşük sıcaklık koşullarında bile elektrik enerjisinden yoksun kalmazsınız.
Mullinix L Serisi 200Ah LifePO4 Akü
LCD ekranı sayesinde Şarj Durumu (SOC), voltaj ve sıcaklık görüntüleme sağlamasının yanında otomatik kendinden ısıtma fonksiyonu. %80 DOD'de 4000 çevrim sayısı
Sıkça Sorulan Sorular
Soğuk havalarda LiFePO4 aküler şarj edilebilir mi?
LiFePO4 aküler, 0°C ile 45°C (32°F ile 113°F) arasındaki sıcaklıklarda güvenle şarj edilebilir. Ancak, 0°C’nin altındaki sıcaklıklarda şarj edilmesi önerilmez, çünkü bu durum pilin iç yapısına zarar verebilir ve kapasite kaybına yol açabilir. Düşük sıcaklıklarda şarj gerekiyorsa, şarj akımı 0.1C’ye (örneğin, 100Ah’lik bir akü için 10A) düşürülmelidir; -14°C’nin (10°F) altında ise 0.05C’ye (5A) indirilmelidir. Soğuk havalarda şarj için akünün bir ısıtma sistemiyle donatılması veya iç mekânda saklanması önerilir.
Soğuk havalarda LiFePO4 akülerin ömrü nasıl etkilenir?
Düşük sıcaklıklar, LiFePO4 akülerin kimyasal reaksiyonlarını yavaşlatarak geçici kapasite kaybına neden olabilir, ancak uygun koşullarda saklanırsa uzun vadeli ömür üzerinde ciddi bir etkisi yoktur. Önemli olan, aküyü 0°C’nin altında şarj etmekten kaçınmaktır, çünkü bu durum kalıcı hasara yol açabilir. Doğru saklama koşulları (kısmi şarj, uygun sıcaklık) sağlandığında, LiFePO4 akülerin 2000-5000 çevrimlik uzun ömrü korunur.
Soğuk havalarda LiFePO4 akülerin şarj cihazı ayarları nasıl olmalı?
LiFePO4 akülerin şarj voltajı, soğuk havalarda genellikle 14.4V-14.6V arasında ayarlanmalıdır. Ancak, düşük sıcaklıklarda şarj akımının azaltılması önemlidir (örneğin, 0.1C veya daha düşük). Şarj cihazının sıcaklık kompanzasyonu özelliğine sahip olması, akünün güvenli bir şekilde şarj edilmesini sağlar. Ayrıca, üreticinin önerdiği kullanım kılavuzuna uyulmalı ve şarj cihazının kabloları ile terminallerinin düzgün çalıştığından emin olunmalıdır.
LiFePO4 aküler soğuk havalarda hangi uygulamalarda kullanılabilir?
LiFePO4 aküler, soğuk havalarda karavan, tekne, güneş enerjisi sistemleri, forkliftler ve düşük hızlı elektrikli araçlarda kullanılabilir. Ancak, düşük sıcaklıklarda performans kaybını önlemek için uygun yalıtım veya ısıtma sistemleri gerekebilir. Akünün hareketli araçlarda sabitlenmesi de önemlidir, özellikle deniz araçları veya karavan gibi uygulamalarda.